FRİDA KAHLO : Frida’nın Hayatı

N. Yılmaz

Ölümünden 66 yıl geçmesine rağmen  günümüzde  en ikonik isimlerden biri olan Frida Kahlo.

Hem sanat hayatı hem de sanatı kadar popüler hale gelen sanatçı resimlerinde kullandığı otobiyografik öğeleri ve gerçekçiliği karıştırmıştır.  Resim tarzı, tutkusu, acısı, cesur otoportreleri, kullandığı canlı renkler halâ dünyanın en ünlü kadın ressamlarından biridir.

20. yüzyılın popüler kültür ikonu haline gelen Frida, yaptığı resimlerin yanı sıra inişli çıkışlı hayatı ve politik düşünceleri ile tanınmıştır. Sanatçıyı sürrealist ressamlardan biri olarak görseler de Frida bunu reddetmiştir.

Frida Kahlo 

FRİDA KAHLO’NUN HAYATI : 

Asıl ismi Magdalena Carmen Frida Kahlo Calderon olan sanatçı 6 Temmuz 1907 yılında Meksika’ da doğmuştur. 1907 yılında doğmasına rağmen doğum tarihini  7 Temmuz 1910 Meksika devrimi olarak değiştirmiştir. Hayatının modern Meksika’nın doğuşuyla başlamış olmasını istemiştir. İspanyol ve Amerikan asıllı Kızılderili kökenli  Meksikalı annesi, Macar asıllı Alman bir babanın üçüncü çocuğudur.

Frida, alt yaşında iken çocuk felci geçirmiştir. Geçirdiği bu hastalık ona kronik bir rahatsızlık ve topallayan bir bacak miras bırakmıştır. Bu yüzden kendisine Tahta Bacak Frida   denilmiştir.

Frida Kahlo ve evcil hayvanı

Babası Wilhelm profesyonel bir fotoğrafçıdır.  Sık sık babasının yanına uğrayıp  ona stüdyosunda yardım etmiştir. bu dönemde  çizim dersleri almasına rağmen Frida bilime daha ilgiliydi.  Yaşadığı dönemin en iyi eğitim veren Ulusal Hazırlık Okulu’nda okumaya başlamıştır. Bu okul, onu sanat, felsefe ve edebiyat gibi alanlara yönlendirmiştir.

Bu sırada ileri de eşi olacak olan Diego Rivera ile tanışmıştır. Diego bir proje için Frida’nın okuduğu okula gittiğinde Frida ile tanışmıştır. Diego ” The Creation” isimli duvar resmini yaparken Frida sürekli yanına uğramış aralarında romantik bir ilişki başlamıştır.

1925 yılında  Frida okuldan eve dönerken bindiği otobüs tramvaya çarpması sonucu kaza geçirmiştir. Çoğu kişinin hayatını kaybettiği kazada Frida’nın otobüsün demir çubuğu sol kalçasından girip leğen kemiğinden çıkmıştır. Kazadan sonra tüm hayatı hastane, doktorlar arasında geçmiş ve korse giymek zorunda kalmıştır. Dinmeye acısı geçmemiş 32 ameliyat geçirmiş, çocuk felci yüzünden sakat kalan bacağı bu seferde kangren yüzünden kesilmiştir.

Kazadan sonra yaşadığı acıdan ve sıkıntıdan kurtulmak için  resme başlamıştır. Resme başlamasına ailesi de teşvik etmiştir. Yattığı yatağının tavanına koydurduğu aynaya bakarak kendi portelerini yapmaya başlamıştır. Yaptığı ilk portresi ‘‘Kadife Elbiseli Otoportresi’‘ dir.  

Frida Kahlo, Kadife Elbiseli Otoportre, 1926, Tuval üzerine yağlı boya, Özel koleksiyon.

2 yıl sonra yürümeye başlayan Frida, dönemin politika ve sanat konularına yakınlaşmaya başlamıştır. Tanıştığı insanlarla birlikte sanatçıların davetlerine katılmaya ve sosyalistlerin tartışmalarına katılmıştır.  Zamanla Frida, Meksika Komünist Partisine üye olmuştur. Frida, Diego ile bu dönemde tekrar karşılaşmıştır. Diego’ya yaptığı resimleri göstermiş ve Diego onu resim yapmaya devam etmesi konusunda teşvik etmiştir. 1928 yılında aralarında romantik bir ilişki başlamıştır. Diego bunun üzerine eşinden ayrılıp 1929 yılında Frida ile evlenmiştir.

DİEGO İLE EVLİLİĞİ : 

Evliliklerinin ilk yıllarında Diego’nun işi nedeniyle çoğunlukla seyahat ettiler. San Francisco, California ve New York da yaşadılar. Diego’nun partiden ihraç edilmesi üzerine Frida da partiden ayrılarak ABD’ de yaşamaya devam ettiler. Frida ikinci portresini evliliğin ilk yılında yapmıştır. Bir düğün fotoğrafından etkilenerek “Frieda ve Diego Rivera” (1931) adlı tablosunu yapmıştır. Frida’nın bu eseri ilk sergilenen eseri olmuştur.

Frida Kahlo, “Frieda ve Diego Rivera” 1931 .

Frida ve Diego’nun fırtınalı bir evlilikleri olmuştur. Geçirdiği sağlık sorunları nedeniyle bebeğini aldırmış ve düşük yapmıştır. Diego çapkın bir adamdı, evlilikleri boyunca bir sürü sadakatsizliği olmuştur. Frida’yı etkileyen ise  kardeşi Cristina ile aldatması olmuştur. Asıl üzüldüğü şey çocuğunun olmamasıdır.

Frida Kahlo ve Diego Rivera

Çift 1939 yılında boşanmış Frida Meksika’daki evine geri dönmüştür.  Evlilikleri sırasında Frida’nın da çeşitli erkeklerle ilişkisi olmuştur. Bunlardan biri Lev Troçki’dir. Bir süre birlikte yaşamışlar fakat Troçki’nin eşinin öğrenmesi sonucu Frida Meksika’dan ayrılmaya karar vermiştir. Bu sırada San Francisco’da bulunan Diego’nun yanına gitmiş ve çift tekrar evlenmiştir.

Frida Kahlo ve Diego Rivera

Sık sık sağlık sorunları yaşayan Frida acılarıyla başa çıkabilmek için kendini resme  vermiştir.  Frida başta Meksika olmak üzere Amerika ve Fransa da sergiler  açmıştır.  1939 yılında Paris’te açtığı sergisi övgü toplamıştır. 1943 yılında sanat okulunda öğretmenlik yapmaya başlamıştır.  Sağlığı kötüleşmesine rağmen 10 yıl boyunca eğitim vermiştir. Sağlık koşulları zorlaşınca Frida evden eğitim vermeye devam etmiş ve Frida’nın öğrencilerine ”Los Fridos” denilmiştir. 1950 yılında omurgasındaki sorun sebebiyle 9 ay hastanede kalmıştır. 1953 yılına gelindiğinde Meksika’da  kişisel sergisini açmıştır. 1954 yılında akciğerinde oluşan bir sorun sebebiyle hayata gözlerini yummuştur. Arkasında bıraktığı son tablosu Yaşasın Yaşam adlı tablosudur. Cenazesi yakılıp külleri kendi evi olan Mavi Ev ‘de saklanmış, sonrasında Diego evi devlete bağışlamıştır.

 

 

 

 

Kaynak :

https://birhikayesivar.medium.com/frida-kahlo-ile-diego-riveran%C4%B1n-hikayesi-g%C3%BCvercin-ile-fil-in-a%C5%9Fk%C4%B1-bb2b3150cfbb

https://tr.wikipedia.org/wiki/Frida_Kahlo#cite_note-time-5

https://www.posta.com.tr/galeri/frida-kahlonun-inanilmaz-hayati-hakkinda-9-gercek-2357361

https://bayaiyi.com/frida-kahlo/

https://www.pivada.com/frida-kahlo-frida-ve-diego-rivera

6 thoughts on “FRİDA KAHLO : Frida’nın Hayatı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir